24 Ocak 2016 Pazar

kırmızı yelek



Merhaba,
Artık benim el işleri bebişe kaydı. Annemin işlediği  sade, kırmızı yeleğin  üzerine ne yapsam diye düşünürken bu tondaki kırmızıya en çok koyu yeşil yakışıyor dedim, ve küçük bir polar parçası ile çam ağacı diktim. Her ne kadar yılbaşını hatırlatsa da ben çam ağaçlarını seviyorum. Minik çorapları ise tesadüfen aldım. Özellikle kombinlenmiş değil. Zaten özellikle arıyor olsam bulamazdım ben :))
Sizce nasıl olmuş?


Mutlu neşeli pazarlar...







20 Ocak 2016 Çarşamba

yeni kitaplarım





Bu yıl çalıştığım okul çok ilginç bir yer. Eylülde tarhana yapan,kekik toplayan teyzeler okula geliyordu  ürünlerini satmaya. Sonra her ay değişik ürünlerle değişik insanlar geldi gitti. Daha önce hiç karşılaşmadığım bir durum olduğundan önce çok şaşırmıştım. Neden şaşırdığımı da bilmiyorum aslında, insanlar el emeğini satmanın derdinde, yadırganacak bir olay değil. Bugün ki satıcımız da bir kitapçıydı. Bu kitapları ondan aldım. 

Ahmet Ümit'in ''MASAL MASAL İÇİNDE''... Hayret nasıl gözümden kaçmış, çünkü severim Ahmet Ümit okumayı ve tüm kitaplarını okuduğumu sanıyordum. Sevdiğim yazarın tüm kitaplarını okumak gibi bir takıntım var. Siz de öyle misiniz? (Balzac, Tolstoy gibi ustaların kitaplarında zor oluyor tabii) Kitabın içeriğine gelirsek; Ahmet Ümit annesinden dinlediği masalları derlemiş.Masalların özünü değiştirmeden kimi yerlerini geliştirerek yazmış. Kalemine sağlık, masallarımız unutulmasın. Ne kadar ilginç yazarın dedesi kızı için masalcı tutmuş. Masalcı diye bir meslek varmış demek ki, ne güzel :)) Bu masallar da o masalcıdan dinlenenler...

İkinci kitabım yine Ahmet Ümit'ten. Bu geçen ay çıktı. ''ELVEDA GÜZEL VATANIM''  Arka kapaktan alıntı yapacağım;

'' 1926 yılının o hüzünlü sonbaharı...Osmanlı İmparatorluğu yıkılmış, genç cumhuriyet ayaklarının üzerinde durmaya çalışıyor. O büyük altüst oluşun içinde bir adam Şehsuvar Sami.. Bir zamanların İttihat ve Terakki fedaisi, şimdilerin yorgun komitacısı. Şehsuvar Sami'nin etrafında dönen amansız bir entrika.. Bir yanda kaybettiği ama hiçbir zaman yüreğinden  çıkaramadığı sevgilisi, öte yanda yaşanılan tarihsel bozgun... Kaybedilen bir ülke, kaybedilen bir şehir, kaybedilen bir hayat. Ve aklında hep aynı soru: Devlet mi kutsaldır, yoksa insan mı? ''


Üçüncü kitap ise ilk kez okuyacağım bir yazardan, Hakan Günday. Kitabın adı ''AZ''  

'' Az dediğin, küçücük bir kelime. Sadece A ve Z. Sadece iki harf. Ama aralarında kocaman bir alfabe var. O alfabeyle yazılmış on binlerce kelime ve yüz binlerce cümle var. Sana söylemek isteyip de yazamadığım sözler bile o iki harfin arasında. Biri başlangıç biri son.''
''Bir tarikat şeyhinin oğluyla evlendirilen 11 yaşındaki korucu kızı  Derda ile hapisteki gaspçının oğlu Derda'nın kesişen hayatlarının hikayesi... Çocuk şiddeti, hayatın şiddeti, inancın şiddeti, hısrın şiddeti üzerine A' dan Z' ye şiddet üzerine bir roman...''

Belli ki çok şiddet içerikli bir kitap ama çok da merak ettim. 

Haydi bana iyi okumalar... 

Sevgiler....



16 Ocak 2016 Cumartesi

küçük bir düzenleyici



Merhaba,
Son yayınımdan sonra grip oldum. O sıralarda ülkenin her bir köşesine kar yağıyorken bizim buralarda sadece ayaz vardı. Aşırı soğuk ve yağışsız günler herkesin hasta olmasına sebep oldu. Eee bir de ilkokulda çalışıyorum girdiğim sınıflardaki öğrencilerimin neredeyse tamamı hastaydı. Ne kadar korunmaya çalışsam da hamile bünyesi gerçekten çok zayıf oluyormuş :(  Bir hafta evde yattıktan sonra artık iyiyim çok şükür..

Bugün bu düzenleyiciyi paylaşmak istedim. Aslında dikeli bir kaç ay oldu. Ben bebeğimin odasında bezlerini koymak için kullanırım diye düşündüm ama evin farklı odalarında da kulanılabilecek güzel bir parça oldu.

Şimdilik okulda kullandığım kuklalarımı koydum.

Dört tane küçük cepleri var. En altta ise iki geniş cep...




                                                                 Bu da boş hali;

                                                     
                                                                
                                              Küçük cepler için küçük kalp yoyolar yaptım.





                                                               
             Büyük ceplere büyük kalpler ve üzerine en sevdiğim renk olan turkuaz düğmeler diktim.





Bu arada kalp yoyonun yapılışı çok kolay. Kumaşı kalp şeklinde kesip kenarlarından büzüyorsun.



Sağlıklı günler diliyorum..

2 Ocak 2016 Cumartesi

yılın ilk kitabı



Bu sabah yılın ilk kargosu geldi. Genellikle kitap alışverişlerimi idefix' den yapıyorum ve bu siteden çok memnunum. Nazan Bekiroğlu' nun yeni kitabı Mücella kasım ayında çıktı o zaman alışveriş sepetime atmıştım ancak beklediğim başka kitaplar da olduğu için siparişi yeni tamamladım. Neyse çok uzatmayayım.. 2016 nın ilk kitabına başlamak için sabırsızlanıyorum.. Sizin için kitabın arka kapağından alıntı yapıyorum. Siz onları okurken ben de kitabıma başlamış olurum:)


**********

1920-1970 li yılların Türkiye'sinden nostaljik bir hikaye...

Mücella, genç Cumhuriyet'le yaşıt bir kızın, unutulmuş kumaşların, kokuların, alışkanlıkların, iğne oyalarının, kimi yarım kalmış kimi tamamlanmış aşkların, hayatı seyretmekle yaşamak arasında gelip giden kadınların romanı.

Zamanın daha ağır aktığı, hayatın ritminin daha çok mahalle aralarında karar bulduğu vakitler. Gaz lambasının ışığında içilen nohut kahvesinin ağızda buruk bir tat bıraktığı dönemler.


**********



Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, eğer okumadıysanız yazarın ''Yusuf ile Züleyha'' isimli kitabını okumanızı tavsiye ederim.



Yılın ilk haftası her yer karlı, Karın ve hafta sonunun keyfini çıkarmanızı dilerim..


Sevgiyle kalın..